Gazi(Malul) Maddi Manevi Tazminat Hakkı

Yürürlükteki mevzuat hükümleri dikkate alındığında, kamu görevlilerinin (erbaş ve erler dahil) malul hale gelmeleri veya hayatlarını kaybetmelerine neden olan olay veya kazanın niteliğine, bu olay ve kazaların oluşmasına neden olanların amaçlarına ya da meydana geliş yer ve zamanına göre, farklı adlar ile anılan vazife malullüğü (GAZİ);

-Normal vazife malullüğü,

-TSK vazife malullüğü,

-Harp malullüğü,

-2330 sayılı Kanun kapsamında vazife malullüğü,

-3713 sayılı Kanun kapsamında vazife malullüğü, olmak üzere sınıflandırılmaktadır.

Kamu görevinde bulunanların (askeri personel, polis vb) görevinin sebep ve tesiri ile meydana gelen olaylar sonucu (terör saldırısı, araç kazası, mayın patlaması, eyp patlaması, operasyon esnasında yaralanma vb) yaralanıp malul hale gelen (Gazi olan) ya da tedavisi sonucunda göreve devam eden kişilere SGK ve bağlı olduğu kurumlar tarafından verilen hakların dışında ayrıca maddi-manevi tazminat davası açma hakkı bulunmaktadır.

İdare, kural olarak yürüttüğü kamu hizmetiyle nedensellik bağı kurulabilen zararları tazminle yükümlü olup; idari eylem ve/veya işlemlerden doğan zararlar, idare hukuku kuralları çerçevesinde, hizmet kusuru veya kusursuz sorumluluk ilkeleri gereği tazmin edilmektedir.
Kusursuz sorumluluk, kamu hizmetinin görülmesi sırasında kişilerin uğradıkları özel ve olağan dışı zararların idarece tazmini esasına dayanmakta olup; kusur sorumluluğuna oranla ikincil derecede bir sorumluluk türüdür. Başka bir anlatımla idare, yürüttüğü hizmetin doğrudan sonucu olan, idari faaliyet ile nedensellik bağı kurulabilen, özel ve olağan dışı zararları kusursuz sorumluluk ilkesi gereği tazminle yükümlüdür. Bu bağlamda, kamu görevlilerinin görevini yaparken, görevi nedeniyle uğramış olduğu zararların da kusursuz sorumluluk ilkesi uyarınca tazmini gerekmektedir.

Malul olan kişinin efor kaybından dolayı yaralanma derecesine bağlı olarak maddi, olay nedeniyle duyulan elem ve ızdırabı kısmen de olsa hafifletme amacıyla manevi tazminata hükmedilmektedir.

Bu kapsamda bulunan malullerin olayın öğrenilme tarihinden itibaren 1 yıl her halükarda 5 yıl içerisinde yasal yollara başvurmasında hukuki yarar bulunmaktadır.

Danıştay’ın 28.04.2021 tarihli kararında “…Jandarma Tugay Komutanlığı emrinde astsubay olarak görev yapan davacılardan …’ın yurtdışında yürütülen askeri operasyonda yaralanması nedeniyle…. Kusursuz sorumluluk ilkesi gereğince…..davacılardan … için 100.000,00 TL Baba …. için 30.000,00 TL Anne … için 30.000,00 TL Ağabey … için 15.000,00 TL manevi tazminatın, idareye başvuru tarihi olan ….. tarihinden itibaren yürütülecek yasal faiziyle birlikte davalı idare tarafından ödenmesine… kararının ONANMASINA..” denilmektedir.

Danıştay’ın 29.11.2021 tarihli kararında “İlçe Jandarma Komutanlığı bünyesinde Jandarma Uzman Çavuş olarak görev yapmakta iken, … tarihinde ……… Karayolunun ulaşıma açılması için icra edilen operasyona yaya olarak intikal edildiği esnada düşüp yaralanması neticesinde ortaya çıkan efor kaybının idarenin kusursuz sorumluluğu ilkesince karşılanması gerektiği ileri sürülerek…. yasal faizi ile birlikte ödenmesine karar verilmesi …. davanın kabulüne… Davalı idarenin temyiz isteminin REDDİNE…” denilmektedir.

Paylaş